Mostar'da kurşunlanlanmış bina |
Dubrovnik'teki ilk günümüzün ardından turla Mostar'a gitmeye karar verdi. Bosna Hersek' e giriş çıkış yapılacağından turla bu işlerin daha kolay olacağını düşünmüştük ama galiba bizim tur çağımız geçmiş, kendi başımıza buyruk dolaşmayı, acaip detaylarda takılmayı seviyoruz artık.. Her neyse, şehre girerken reberimiz tarafından savaşın nasıl "Geliyorum" diye bağırdığını, B.M.'in bunun karşısında aciz kalıp komutanlarının deyim yerindeyse koruma kamplarından insanları güyya güvenlik nedeniyle baska lokasyona aktarmaya çalışırken binlerce Bosnalı erkeğin kaybolduğu, kampın Hollandalı komutanı ile Sırpların o akşam kadeh tokuşturdukları gibi tarihi hikayeler dinledik. Beni en acıtan kısım kurşun izlerinin ustunde durduğu evler ve şehrin ortasındaki şehitlikte yatan bir sürü 19'luk çoçuk oldu. Sonuç olarak büyük travmalar yaşamış bir nesil var şimdi var orda.. Biraz toparlanmaya başlıyorlar belki.
Mostar'ın meşhur köprüsünden geçip "Annem'in bu köprüyü gördüm ya gözüm arkada kalmaz" nidalarıyla ( zannediyorum fena halde Rumeli kanı tuttu o sıralar) nehrin kenarından, küçük dükkanlara bakına bakına köftecimize gittik. Yörede bakır işçiliği meşhur. Hatta kahvelerini tek kişik bakır cezvelerde şekersiz pişirip yuvarlak bakır tepsilerde çok şık bir şekilde sunduklarından bu tepsilerden ve cezvelerden almaya çok heves ettim. Ama etrafta satılanlar hep süslü ve büyük versiyonlardı.. Bu arada kahveyi bu şekilde kulpsuz fincan ve kıtlama şekerle içmenin esas Osmanlı usulu olduğu bizim şu anda Turkiye'de içtiğimiz versiyonun Sırpların içtiği usul oldugunu söylüyorlarmış.. Valla onu bunu bilmem ama kahveleri çok guzeldi. Köfteleri anlatmıyorum çünkü özel değillerdi ama zannediyorum yemeğin sonunda yediğim el açması ve neredeyse her katına ceviz konulmuş baklavayı hayatımın sonuna kadar unutmayacağım. Bu arada ben çok nadir baklava beğenirim.. Tipik Güllüoğlu formatı benim tarzım olmadı hiç, ben hep köy baklavasını sevdim, cevizli.. . Geçenlerde Antepten gelen İmam Çağdaş baklavasını da yedim. Çok güzel... ( Sabah sabah kan şekerim düşmüş olacak nedense bak şimdi tüm iz bırakan baklavalar gözümün önüne gelmeye başladı...) Zira ben bir de Beypazarının baklavasını sevmiştim .. Esasında son derece kalın ve hamuru biraz ekşicene.. ama o da ayrı bir formattı. Getirtmesi kolay da olabilir. Ancak bence Boşnaklar bu işte bir numara! Bana inanmıyorsanız fotolara bakın.
Boşnak baklavası |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder